Albert Einstein’e Mektuplar – Bilim Adamları Dua Eder mi? Küçük Kızdan Einstein’e Mektup
Albert Einstein’e Mektuplar “Bilimin peşinde ciddi şekilde koşan herkes evrende açık bir şekilde insanlardan daha üstün bir ruhun olduğuna ikna olurlar.”
Son zamanlarda 2002 yılı baskısı “Sevgili Profesör Einstein: Çocuklardan ve çocuklara Albert Einstein’dan Mektuplar (Dear Professor Einstein: Albert Einstein’s Letters to and from Children)” başlıklı kitabı ve kitaptan esinlenen yazılarla ilgileniyorum. Daha çok tercüme ihtiva eden bu makalemde sizinle Einstein’ın din ve bilimle ilgili ilginç bir mektubunu paylaşmak istiyorum:
Albert Einstein’e mektuplar – Gerek cinsiyet politikalarıyla ve gerek dünyanın nasıl işlediğiyle ilgili bilmeden sordukları basit ama derin sorularla çocuklar çoğu kez bizi varsayımlarımızın katmanlarını yeniden düşünmeye zorlarlar. Bilim ve din arasındaki gerginlik çok eski çağlardan Galileo’dan Carl Sagan’a, günümüz zihinlerine kadar süregelmiş bir konudur. Meselenin büyük kültürel yükü, Phyllis adındaki New Yorklu küçük bir kızı 1936 tarihli bir mektupta Einstein’a din ve bilim arasındaki gerginlikle ilgili soru sormaktan alıkoyamamıştır:
19 Ocak 1936
Sevgili Dr. Einstein,
Pazar günü okulda dersimizde şu soruyu gündeme getirdik: Bilim adamları dua eder mi? Konu, hem bilime hem de dine inanabilir miyiz sorusuyla başladı. Sorumuza cevap bulmak için bilim adamlarına ve diğer önemli insanlara mektup yazıyoruz.
Sorumuza cevap vermenizden büyük onur duyacağız: Bilim adamları dua eder mi ve ne için dua ederler?
Biz altıncı sınıftayız, Bayan Ellis’in öğrencileriyiz.
Saygılarımla,
Phyllis
Sadece beş gün sonra Einstein küçük kıza cevap yazdı. Kültürel devlerin çocukların samimi meraklarına cevap vermeleri çok hoş, değil mi? Einstein verdiği cevapta Ptolemy’nin kendisinden bin yıl önce Carl Sagan’ın da yıllar sonra yücelttiği, bilimin aynı düşünsel niteliğinden söz ediyordu. Ayrıca mektubundan tam altı yıl önce Hintli filozof Tagore ile gerçekleştirdiği efsanevi sohbette çok daha karmaşık bir dil ve anlaşılması güç bir söylemle tam da bu meseleyi incelemişti.
Sevgili Phyllis,
Sorduğun soruyu olabildiğince basit bir şekilde cevaplamayı deneyeceğim. İşte cevabım:
Bilim adamları insan ilişkileri de dahil olmak üzere her olayın doğa yasalarına bağlı olduğuna inanırlar. Bu nedenle olayların akışının duayla, yani doğaüstü bir yolla değiştirilebileceğine inanmaya yatkın değildirler. Ancak doğaüstü güçlere ilişkin mevcut bilgimizin yetersiz olduğunu kabullenmek zorundayız. Bu yüzden yüksek bir ruhun varlığına dair kanaat inancı oluşuyor. Bu inanç, bilimin güncel kazanımlarına rağmen yaygınlığını sürdürüyor.
Ancak bununla birlikte ciddi anlamda bilimle meşgul olan herkes, insandan daha üstün bir ruhun evrenin yasalarında açığa çıktığına ikna olmaya başlıyor. Böylece bilim uğraşısı, naif birinin dinselliğinden epeyce farklı, bir çeşit dini duyguya neden oluyor.
En içten selamlarımla,
Albert Einstein
Kaynak: brainpickings.org (by Maria Popova)
Başarı dileklerimle…
Melik Duyar
Dünya Hafıza Şampiyonu
Dünya Hafıza Olimpiyatları Başkanı
© 2009 – Melik Duyar – Mega Hafıza Ltd.
Not: Melik Duyar’ın diğer eğitimleri ve kitapları için aşağıdaki web adreslerini ziyaret edebilirsiniz;
MEGA HAFIZA – Mega Hafıza Setleri
MEGA EĞİTİM – Beyin Temelli Eğitimler
MEGA ARİTMETİK – 5 ile 12 Yaş Arası Çocuklar İçin Beyin Egzersizleri
MEGA SHOP – Mega Hafıza Online Alışveriş Sitesi
MEGA İNOVASYON – Yaratıcı Düşünme ve İnovasyon
KİŞİSEL GELİŞİM – Kişisel Gelişim Makaleleri
HIZLI OKUMA – Ücretsiz Hızlı Okuma Eğitimi
MEMORIAD – Dünya Beyin Sporları
MEGA VİTAMİN – Vitaminler, Mineraller ve Gıda Destek Ürünleri
MEGA ZEKA – Zeka Oyunları ve Zeka Oyuncakları
MEGA İNGİLİZCE – Hafıza Teknikleriyle İngilizce